Bu Blogda Ara

15 Şubat 2025 Cumartesi

İki günde Bahreyn

Ortadoğu'da sıradışı bir ülkede sıra.. Aslında küçük bir ada Bahreyn, başkenti Manama..
Pegasustan aldığımız kampanya biletle 4 saate yakın bir sürede ulaştık Manamaya. Bu arada bordo pasaport sahiplerinin gitmeden e-vize alması gerekli, acenteyi hiç karıştırmadan e-visa - online application form | evisa adresinden kendiniz halledin. Otel ve uçak rezervasyonunuz gerekli ve içinde en az 1000 usd olan hesap,maaş hesabı olması şart değil
Türkiye ile saat farkı yok, para birimi dinar fakat usd ve eur'un çok çok üstünde ama bu sizi korkutmasın, çok pahalı bir şehir değil
Ulaşım konusuna gelince, herkesin özel aracı var , belediye otobüsleri de var fakat saatlerine pek riayet edilmiyor.
2 günlük bir gezi bizimki, ilk günümüzde otele yakın yerler. Yürüme mesafesindeki Al Fateh Mosque. Namaz saatine denk geldiğimiz için içeri almadılar, sadece dış fotoğrafı var.
Caminin hemen karşısında ise Milli kütüphane.
Şehirde belediye otobüslerinin olduğunu belirtmiştim, bunlardan 42 numara, plazaların olduğu yere götürüyor.
Sokak aralarında keşif yaparken ilk gözümüze çarpan bina, Bahreyn Merkez Bankası binası oldu.
Binanın çevresi de bankalar ve kurumsal firmalarla dolu..
Manama, asla yaya olarak gezemeyeceğiniz bir şehir. Bu sebeple 2.günümüzde bir acente ile anlaşarak biraz daha uzaklara gittik. Burada ilk durağımız Qa'tal Al Bahir. UNESCO Dünya mirası kabul edilmiş, denize sıfır bir kale .
Sonrasında Tree of Life( Hayat Ağacı) . Ağacın özelliği çok kurak bir bölgede bulunması, 500 yaşında olduğu söyleniyor.
Yolumuzun üstünde petrol kuyuları,
Ve sırada Manama merkezinde yükselen iki dev kule var, World Trade center.
Burası aslında bir AVM, Moda Mall.
Ancak beni en çok etkileyen yer Bahreyn Bay oldu. Burada, botlarla turlar da yapılıyormuş.
Son durağımız Manama Souq. Çok büyük bir çarşı değil, ağırlıklı olarak halı, seccade ve şal satılıyor.
Çarşıdan yaya olarak gidebileceğiniz Shri Krishka Temple, burası da bir Hint Tapınağı fakat 5-8 arası açıkmış
Açıkçası yerel yemekleri de çok deneyileme fırsatım olmadı ancak restoran konusunda değişik konseptli Buffalo restoranı önerebilirim.
Burada deniz mahsülleri yedik, öneririm.

2 Şubat 2025 Pazar

Uzakdoğunun turistik lokasyonu:Bali

Uzakdoğunun bir diğer turistik noktası Bali'de sıra...
Direk uçuş hem uzun hem de pahalı olduğundan Qatar Airways ile Doha aktarmalım uçtuk. Tam tamına yarı fiyatı.
İlk olarak Jakarta'dan başlamaktı planımız fakat, Jakarta gidiş, Bali dönüş uçakları nedense çok pahalı olduğundan gidiş dönüş Denpasar olarak aldık. (Ngurah Rai İnternational Airport)
Girişte önce kapı vizesi adı altında bir fiş veriliyor (35 usd) . Sonra da hiç bir ülkede görmediğim bir uygulama, havalimanındaki bilgisayardan bir form dolduruluyor. Pasaport no, otel bilgisi gibi bilgiler isteniyor. Bu formu doldurduktan sonra çıkan makbuzu muhafaza ediniz.
Tüm işlemleri tamamladıktan sonra Superair Jet uçağıyla Jakarta'ya uçtuk. Jakarta, Endonezya'nın başkenti. Zaten şehre girdiğiniz anda hissediyorsunuz büyük şehir olduğunu.Direksiyonlar sağda, inanılmaz trafik var.
Ülkenin para birimi Rupi. Bol sıfırlı.
Sadece 1 günümüz var Jakarta'da, o da başkent olması hatırına. İlk durağımız Manas. National monument/Bağımsızlık anıtı
National museum, pazartesi olması sebebiyle kapalıydı, dışarıdan çektim.
Lapengen Park, girişte Jakarta yazısı ile karşılıyor bizi.
Şehirde çok hoş bir nehir var. Ciliwung nehri.
Endonezya, çoğunluğu Müslüman olan bir ülke. Kalan kısmın da büyük bölümü Hindu. Yerleşik Hindistan vatandaşı çok fazla.
İstiqlal Mosque, Endonezya'nın en büyük camii.
Our Lady kilisesi, merkezde.
Ülkede toplu ulaşım yaygın değil. Dünya çapında yaygın Grab ve sadece bölgeye özgü Gojek uygulaması var. Grab için belirli noktalar var, gelen şöförler sadece oralarda duruyor.
Normal araç ve motorsikletler de var. Bunun haricinde Bluebird denilen mavi taksiler var ancak hiç kullanmadık.
Jakarta'da bir de Chinatown var(Glodok) fakat yaya olarak ulaşmanız imkansız. Çinliler pazar kurmuş, kendinizi adeta Çin'de hissedersiniz.
Şehirde meşhur meydan Fatahillah Meydanı. Bölge, zamanında Hollandalılar tarafından işgal edilmiş, o zamandan kalma bir bina var meydanda.
Hemen karşısında Botavia Cafe. Jakartadaki en eski cafe ve tüm gezginlerin gittiğini öğrenince uğramadan edemedik.
Saat dokuzda çalan bir çanla meydan bir anda boşalıyor. Şehir sessizleşiyor.
Bir günlük Jakarta seyahatimizden sonra Air Asia havayolu ile tekrar Denpasara uçtuk.
Burası özerk bir bölge, başkenti Denpasar aslında Bali ile aynı yer. Jakarta-Türkiye arasındaki 4 saatlik fark,burada 5 saate çıkıyor enlem boylam farkından kaynaklı.
Bali, çok büyük bir ada çok fazla bölgesi var ancak en önemli yerleri gezdik. Bunlardan en güzeli olan Ubuda 4 günümüzü ayırdık. Ubud'a girdiğiniz andan itibaren gözümüze çarpan ilk şey, kaldırımlarda gördüğümüz , ne olduğunu anlamadığınız süsler oldu. Bunlar, Bali'nin her noktasında karşımıza çıktı daha sonra, Tanrıya şükür anlamı taşıyor. Buna çok fazla önem veriyorlar, Seminyakta bir pazarda özenle hazırlandığına şahit oldum.
Diğer bir konu da süpermarketler. Mart market, her yerde. Ve bizim A101'i aratmayacak derecede Circle market, burası aynı zamanda yemek te yiyebileceğiniz marketlerden birisi.Şişte tavuk, balık çok uygun fiyatla ısıtılıp veriliyor.
Ubud'da ilk günümüz.. İlk durağımız Jungle Fish/Sonsuzluk Havuzu. Burası özel bir işletme, havuz keyfi yapmak ayrı ama içecek alıp keyfini çıkarmak ayrı.
2.durağımız Alas Harum. 100.000 rupi giriş ücreti. Burada da havuz var fakat muhteşem bir atmosferde, harika fotoğraflar çekeceğiniz aynı zamanda restoranı bulunan, olağanüstü ambiyansından etkilenmemenin mümkün olmadığı noktalardan biri.
Çok fazla sayıda salıncak var, kiralık elbiselerle binmek isterseniz fakat çok sıra var.
3. durağımız Tegallang. Şehirde çok fazla pirinç terası var fakat en meşhuru burası. Endonezya, pirinç üretiminde Dünya 3. sü fakat pilavlarından hiç lezzet alamadık. Tuzsuz olmasından mı kaynaklı, anlamadık.
Tegallang, genelde Bali'ye gelen herkesin ziyaret ettiği yerlerden biri, giriş 25.000 rupi. Yağmur yeni dinmişti bu sebeple her yer çamurdu fakat normalde de sulak alan olmalı pirinç üretimi sebebiyle.
Salıncak burda da var, diğer taraftaki gibi sıra yok , hem fiyat olarak ta daha uygun. 150.000 rupi salıncak ücreti, elbise kiralamak isterseniz toplam 200.000 rupi oluyor.
İlk günün son durağı Tirta Empul Temple oldu. Giriş 75.000 rupi. Buraya girerken şort ve kısa etek yasak. Bu sebeple görevliler şal dağıtıyor. Burada akan sularda yıkanmak, ruhlardan ve günahlardan arınma anlamına geliyor.
Ubud'da 2.günümüz..İlk olarak Monkey Forest. Giriş 100.000 rupi, selfie çekilmek için ayrıca 50.000 rupi verip, içerde bilet almanız gerekli. Yine çok dikkatli olalım, telefon,çanta vb. güvenli bir yerde olsun
Maymun gezimiz sonrası rotamız Ubud/Sari denilen yer. Burası, Dünyanın en pahalı kahvesi olan Luwak kahvesinin üretim tesisi. Kahvenin yapılışı konusuna değinmeyeceğim ne yazık ki. Şu kadarını belirteyim, lütfedip sadece bir yudum aldım o da bizim şekersiz Türk kahvesi gibi. Farklı aromali kahveler de var, ben en çok hindistan cevizliyi beğendim.
Kahve keyfi sonrası serinleme vakti, sırada Tegenungan Waterfall. 30.000 rupi giriş, Ancak şelaleyi yakından görmek için aşağıya kadar inmeniz gerekli, aşağıda bir de küçük bir tapınak var fakat ismini öğrenemedim.
Ancak şelale gümbür gümbür. Fotoğraf çektiğimiz esnada sağ tarafta bir köprü fark ettik, öğrendik ki burası seyir terası olarak kullanılan bir köprüymüş. Glass Bridge olarak kullanılan köprüye giriş ücreti 250.000 rupi.
Endonezya, aynı zamanda danslarıyla da meşhur. Kocek Dansı... Ubud sarayı bahçesinde sergilenen dans gösterisi için 100.000 rupi ödedik.
Bu arada gittiğimiz dönem muson dönemi, neredeyse her gün yağmur yağdı.
Ubud'da yazmadan geçemeyeceğim bir de yemek önerisi ekliyorum. Türk restoranı Awake. Bizdeki lezzeti aratmayacak ölçüde mantısı var, tavsiye ederim.
Ubud'da 3. günümüzü saray gezisine ayırdık. Bunlardan biri Ubud Palace, içeri giriş yok, sadece dışardan bakılıyor.
Ubud sarayının tam karşısında Ubud pazarı fakat akşam saat sekizde kapanıyor.
Saraya çok yakın Puri Sareng Agung. Giriş 60.000 rupi. İsmi Kraliyet Sarayı fakat bazı yerlerde Su sarayı olarak ta geçiyor, çok beğendim. İçeride özel giysiler giydiriliyor.
Saray gezimiz sonrası, biraz yürüyüş yapalım diyerek Campuhan Ridge Walk'e çeviriyoruz rotamızı.
Bugünün son durağı Taman Dedari. Burası aslında bir restoran. Yemeklerde lezzet aramayın fakat manzaranız tam fotoğraflık.
Tadına doyum olmayan Ubud'da son günümüzde uzak bir rota tercih ettik. Uzakdoğuda sıkça karşımıza çıkan, İnstragram fotoğraflarında gördüğümüz Handara Gate. Giriş 50.000 rupi.
Özel bir efektle muhteşem kareler çekiliyor.
Sonrasında yine farklı bir tapınak. Pura Ulun Danu Bratan. Giriş 75.000 rupi.
Burası muhteşem, fotoğraflarda çok sık görüyordum. Burada ayrıca ücret karşılığı geleneksel giysiler kiralayıp fotoğraf çekiliyorsunuz. Orada görevli hanımlar giyinmenize yardım ediyor.
Muhteşem bir Ubud gezisi sonrası Seminyak'a geçiyoruz. Gezme konusunda çok bir şey beklemeyin Seminyakta, burası Bali'nin eğlence merkezi. Burada da bir Türk restoranı bulduk. İsmi Sumak, sahibi Savaş Beyle de tanıştık ,kendisi Adanalıymış fakat fiyatlar pahalı.
Eğlence merkezi dedik Seminyak için, Frankestein laboratory bunun için biçilmiş kaftan. Hem dans gösterisi, hem de müzik dinletisi olan bir mekan .Enteresan olan da garsonların tamamının kadın olması ve hemşire kostümü giymeleri.
Balide de çok fazla masaj salonu var, her ne kadar Taylandda meşhur olduğu söylense de , ilk olarak burdan çıktığı söyleniyor.
Yine her yerde çamaşırhaneler..
Seminyakta 2. günümüz Nusa Penida adası. Feribot biletini 1 gün önceden aldık, çünkü yer bulmanın çok zor olduğunu duyduk. Tur olarak ta yemekli seçenek olan da var fakat biz yemeksiz ve otelden alıp bırakmalı olanı tercih ettik. Gidiş dönüş bilet aldık.
Feribot, Sanur limanından kalkıyor ve gidiş dönüş 600.000 rupi. Yolculuk 40-45 dakika sürüyor.
İndikten sonra yetişkin için 25.000, çocuk için 15.000 rupi giriş ücreti alıyorlar.
Adayı yaya olarak gezmeniz imkansız. Taksi veya motor ayarlamanız gerekli fakat orda Grab yok. 1 gece konaklama yapmak ta mantıklı. Adada çok fazla plaj var fakat biz sadece birtanesini görebildik. Muhteşem Kelinking Beach fakat sahile inmeniz çok tehlikeli. Zira zamanında ölenler olmuş.
Bir de tavsiye, yanınızda mutlaka su bulundurun ve aniden karşınıza çıkan maymunlara karşı dikkatli olun.
Seminyak, dinlenme yerimiz oldu. Plaj keyfi için Seminyak Beach fakat her daim dalga var, yüzmek imkansız, akşamüzeri de Med Cezir oluyor.
Önerebileceğim bir başka plaj da Potato Head Beach , yalnız kesenin ağzını açmanız gerekiyor burası için çok fahiş fiyatlar istiyorlar, danışmada içeri asla yiyecek ve içecek alınmıyor.
Seminyakta son günümüzde son durağımız Tanah Lot. Mesafe olarak çok uzak fakat görülmeye değer.
Giriş ücreti 75.000 rupi, burası denize sıfır bir tapınak ve kesinlikle görülmeye değer. Aynı zamanda gün batımı noktası kabul edilmiş.
Balide son günümüzde de havalimanına yakın olalım diye Kuta'da bir otelde kaldık. Kuta da Seminyak gibi eğlence odaklı bir bölge, burada da eğlence mekanı olarak Brother Club var önerebileceğim.