Tayland'ın eğlence merkezi Pattaya

Bangkok otogarından kara yoluyla Pattayaya ulaşıyoruz. Aşağı yukarı 2 saat sürüyor yolculuk.

Pattaya, deniz turizminin canlılığından dolayı Bangkok'a göre çok daha hareketli ve daha güzel. Eğlencenin merkezi de denebilir.

Pattayada ağırlıklı olarak deniz tatili yaptık. Gezilecek yerler de var tabi ki ama Bangkoka göre çok daha keyif aldığımı söyleyebilirim. Başlangıç noktamız Big Buddha. Burası aynı zamanda Pattaya'nın tepe noktası.100 baht giriş ücreti ve çok güzel bir manzarası var.

Buddha'ya çok yakın, Khao Phra Kamnak. Burası da Pattayayı kuş bakışı izleyebileceğiniz yer ve aynı zamanda bir de kafe var burada.

Pattayada bizi asıl cezbeden, iyi ki geldik dediğimiz Hakikat Tapınağı oldu. Giriş 500 Baht. Ana kapıdan giriş yaptıktan sonra tapınağı uzaktan görebileceğiniz bir alana çıkılıyor. Burada bir kaç farklı dilde rehberlik yapılarak tapınağın hikayesi anlatılıyor ve tüm misafirlere baret dağıtılıyor. Ne işe yarayacağını anlamasak ta giydik. Tapınak, ahşap ..

1981 yılında Taylandlı iş adamı Lek Vinyaphan tarafından tasarlanmış.Üzerinde ahşap motifler, heykeller, yaşamın yedi hakikatinin keşfi sırasında oyulmuş.

Söyleyeceğim tek şey şu ki, şu ana kadar Bangkokta gördüğümüz hiç bir tapınağa benzemiyor. Diğer tapınaklardaki şort ve askılı giysi giymeme kuralı burada geçerli değil.

Tapınak girişinde ustalık devam ediyor, yapı tamamen ahşap olduğundan muhteşem. Pattayaya yolu düşen herkesin burayı gezi rotasına almasını şiddetle tavsiye ediyorum.

Tapınağın bulunduğu alanda file binme, ata binme ve masaj gibi aktiviteler de var.

Hakikat Tapınağından sonra bindiğimiz taksiye bizi Terminal 21'e bırakmasını rica ettik. Burası bir AVM ancak ne kadar ün yapmış olmalı ki, rotamıza eklemişiz. Burada tesadüfen Tayland yemek festivaline denk geldik. Hayatımda ilk kez suşi denedim ama ne yalan söyleyeyim damak tadıma uymadı.

Ertesi gün rotamız The Million Stone Park&Crocodile Farm oldu. İsminde timsah geçse de başka hayvanları da görebileceğiniz bir eğlence parkı.

Giriş 500 baht. Sabah 09.00 itibariyle her saat başı timsah gösterisi var.İzlemenizi öneririm.Biz, 10.50'de giriş yaptığımızdan 11.00'deki gösteriyi kaçırmamak adına ilk timsahlardan başladık.

Bunun haricinde fil, zürafa ve kaplan da var. Hayvanlarla fotoğraf çekilebilirsiniz ama ayrı ücrete tabi. Bizim için çok masraflı oldu, hele ki asla elimi dahi süremediğim kedigillerden kaplanla çektirdiğim fotoğraf hayatımın deneyimi oldu. Çıkışta basılı olarak ücretsiz alabilirsiniz fotoğraflarınızı.

Hemen akabinde Nang Nooch Tropical Garden oldu rotamız. Bloglarda en iyi bahçe ödülünü aldığını yazmışlardı, giriş 600 baht ancak bu ücretle sadece bahçeyi gezebilirsiniz, otobüs turu, fil show ve fillerle fotoğraf çekimi ayrı ücretli.

Bahçeden çıkışta serinlemek için aldığımız, ismi ilginç gelen Thailand Pink Milk tadı damağımda kaldı, muhteşem...

Tayland halkı filler için 'lucky' ifadesi kullanıyor. Yani fillerin kendilerine şans getirdiğine inanıyorlar, bu sebeple tsihirt baskısı, magnet, süs eşyası vb. Bir çok üründe fil görmeniz mümkün. Zaten alışveriş yapmadan dönmeniz imkansız, bu sebeple yanınızda ek bir çanta götürmeyi unutmayın.Ankaradaki sevgili arkadaşım Murat,bu konuda beni uyarmıştı , kulakları çınlasın.

Pattaya, Taylandın eğlence merkezi .Walking street, meşhur cadde. Gece 12'den sonra taşıt trafiğine kapanıyormuş.

Tayland, her şeyin serbest olduğu bir ülke. Açık açık yazmayacağım ancak toplumumuzda onay almayan bir takım durumlar, burada normal karşılanıyor hatta umuma açık bir şekilde yapılıyor..

Hintlilerin ağırlıklı olduğu bir bölge, bu sebeple çok fazla Hint restoranı var ve İstanbul kebap.. Sahibi Türk.

Buradaki tuktuklar daha büyük, 6-7 kişi alıyor.Kişi başı 10 baht fiyatı var yani Bangkoka göre çok daha uygun.